Bariatrik Cerrahiyi Bir Bilene Sorduk: Uzm.Dyt.Hatice Sultan Kirişci
Obezitenin günden güne artmasıyla birlikte bariatrik cerrahi daha yaygın hale geldi. Çevrenizden duyuyor ya da kendiniz için araştırıyorsanız ancak hala doğru bilgiler konusunda emin olamıyorsanız sizin için keyifli bir röportajımız var. Uzm.Dyt Hatice Sultan Kirişci ile bariatrik cerrahinin tüm yönlerini aydınlattık!
1.Öncelikle sizinle röportaj yaptığımız için çok mutlu olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Beslenmeyle ilgili daha özel sorulara geçmeden önce, sizi daha iyi tanıyabilir miyiz? Kısaca kendinizi anlatır mısınız, diyetisyen olma kararını nasıl aldınız?
Ben Uzman Diyetisyen Hatice Sultan Kirişci. İstanbul Okan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden mezunum. Yüksek lisansımı da aynı üniversitede bariatrik cerrahi üzerine tamamladım.
Diyetisyen olma kararını nasıl aldığıma gelirsek; besinler hayatımızın her alanında mevcut ve aslında insan vücudunu, yediği besinlerle şekillendiriyor. Yanlış beslenme sonucu birçok hastalık beraberinde geliyor. Ben de insanların doğru besinlere ulaşma süreçlerinde yanlarında olmak istedim. Onlara sağlıklı beslenmeyi öğretmek istedim.
2.Uzmanlığınızın bariatrik cerrahi üzerine olduğunu biliyoruz. Beslenme bu kadar geniş bir alana yayılmışken sizin neden bariatrik cerrahiye yöneldiğinizi merak ediyoruz, bu süreçten biraz bahseder misiniz?
Bir diyetisyen bir alanda değil birçok alanda görev alıyor. Düşünülenin aksine aslında diyetisyen sadece kilo vermekten sorumlu değil. Diyabet, kalp damar cerrahisi bir genel cerrahın tüm ameliyatları sonrası beslenme takibi, yoğun bakım hastalarının enteral parenteral beslenmesi, entübe hastalar vb. … Özetle besin ve beslenmenin dahil olduğu her alanda çalışıyoruz.
Peki ben neden bariatrik cerrahiyi seçtim? Açıkçası ben branşlaşmak, bir alan üzerinde özelleşmek istedim. Obezite tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Günümüzde obezite çok hızlı derecede ilerliyor. Ve insanlar bir çözüm yolu arıyor. Bariatrik cerrahi düşünen bireyleri bilinçlendirebilmek ve serüvenlerine ortak olmak istedim. Bariatrik cerrahi ameliyatı olsa bile, ameliyat sonrası beslenme tedavisinin ne kadar önemli olduğunu onlara anlatmak istedim. Ameliyat sonrası ideal kilo hedefi olan hastalarımızın sağlıklı ve bilinçli kilo kayıplarını sağlamasında destek olmak istedim. Onların süreçleriyle ilgilenmekten onların yolculuğuna dahil olmaktan mutlu olduğum için bu alana yöneldim diyebilirim.
3.Bariatrik cerrahide sizce diyetisyenin rolü ve önemi nedir?
Şöyle ki, ameliyattan çıkan hastaların ilk soruları ‘’Ne zaman su içeceğiz? Ne zaman bir besin alabileceğiz?’’ oluyor. Bu süreçte hastalar aslında diyetisyenin onlarla olması gerektiğini kendi sorularıyla belirtiyorlar. Dediğim gibi hastalar ‘’Bu besini yiyebilecek miyim, bunu yersem midem genişleyecek ve eski haline geri gelecek mi?’’ gibi bir sürü soru yöneltiyorlar bizlere. İşte ameliyat süreci bittikten sonra yöneltilen tüm bu sorular diyetisyenleri ilgilendiren sorular. Bunların yanı sıra zaten ameliyattan sonra yağdan kilo verebilmeleri ve kaslarını koruyabilmeleri için aslında sağlıklı beslenmeyi öğrenip diyetisyen eşliğinde kilo vermeleri gerekiyor. Ana mevzu bu diyebiliriz.
4.Bariatrik cerrahiyle kilo verme sürecine giren danışanlarınızda en sık karşılaştığınız zorluklar nelerdir?
Açıkçası ben en başından takibine başladığım hastalarımda pek fazla zorlanmıyorum. Biz ameliyat olmadan önce hastalara yaşayacaklarını, uygulamaları gereken prosedürleri çok detaylı bir şekilde anlatıyoruz. Hastalar aslında ameliyata girmeden, daha karar verme aşamasında nelerle karşılaşacaklarını biliyor. Prosedürler açık ve net. Zorlanmamaları için hastanın uyumu gerçekten çok önemli. Doktor kontrollerini, ilaçlarını, diyetlerini, sporunu aksatmayan hastalarda; yani ameliyat öncesi hastanın uyması gereken kurallara anlattığımız şekilde uyduğu taktirde sıkıntı yaşamıyoruz.
Ancak ameliyat olmuş fakat hiçbir diyetisyen desteği almamış hastalarda zaman zaman karşılıklı zorlanabiliyoruz. Ameliyat sonrası belki 1. ay, belki 1-2. yılında birçok hasta geliyor. Ameliyat sonrası çok basit ama uyulması zorunlu olan bazı beslenme kriterleri vardır. O kriterleri bilinçsizce yanlış yapmış hastalar gelebiliyor. Bu şekilde bazıları sağlıksız ve bilinçsiz bir şekilde kilo vermiş ya da verdiği kiloların çoğunu kastan vermiş olabiliyorlar. Yine aynı şekilde yanlış beslenme sonucu ciddi saç dökülmesi, tırnak kırılması gibi vitamin eksiklikleri, bazen de yanlış besin alımı sonucu bulantı kusmalar gözlenebiliyor. O yüzden hastaların ameliyat sonrası bariatrik cerrahi diyetisyeninden destek almaları son derece önemlidir.
5.Bir diyetisyen olarak sizce bariatrik cerrahi çok yüksek kilolardan kurtulmanın en iyi yolu mu? Örneğin 140 kilo bir birey ideal kilosuna inmek için bariatrik cerrahiye yönelmeli mi yoksa sadece diyet tedavisiyle bu süreci geçirebilir mi?
Hastalar ilk geldiğinde ameliyata uygunlukları değerlendiriliyor. Bunu beden kütle indeksinden anlıyoruz. BKİ 35 üstündeyse ‘’Ameliyata uygundur.’’ deniyor. Örneğin bir hasta geldiğinde tetkikleri yapıldığında ameliyata uygun olduğu anladık. Bundan sonra hastaya şu soruları soruyoruz ‘’Daha önce bir diyetisyen geçmişiniz var mı? Ameliyat düşünmeden önce bir uzman eşliğinde kilo kontrolü sürecine girdiniz mi? Ne kadar başarılı olabildiniz? ‘’
Bir uzmandan destek almamış bireylerde ‘’İlk önce isterseniz sağlıklı beslenme sürecine başlayalım ve süreci bir değerlendirelim.’’ diyoruz. Sonrasında süreç yine takipli ilerliyor ve duruma göre tekrar ameliyat düşüncesi şekilleniyor.
Söylediğim gibi obezite tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır ve tedavi edilmediği takdirde birçok yan hastalıkları da beraberinde getirecektir. Eğer obeziteden kaynaklı hastanın klinik bulgularında ciddi sıkıntı varsa geniş kapsamlı bir check-up ve birçok hekim onayı alındıktan sonra ameliyata karar veriliyor.
6.Bariatrik cerrahide beslenmenin temel ilkelerini özetleyecek olursanız ilk hangi noktalardan bahsederdiniz? Bariatrik cerrahi geçirdikten sonra hayatımızdan tamamen çıkartmak zorunda olduğumuz besinler var mıdır?
Hiçbir besini hayatlarından çıkartmak zorunda değiller sadece zamanını beklemek zorundalar. İlk olarak en önemli kural bir tüp mideli protein ağırlıklı beslenmeli. Çünkü bu hastalara mideleri küçük olduğu için yeteri kadar besin veremiyoruz ve hastanın yağdan kilo kaybetmesini istiyoruz. Kastan kilo kaybetmemeleri için protein ağırlıklı beslemeye özen gösteriyoruz. Protein hem tokluk hissi sağlıyor hem kastan kaybetmemesini sağlıyor. İkinci olarak katı sıvı ayrımına dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü katı ve sıvıyı vücut bir arada tolere edemiyor ve kusma, kramp gibi sonuçlara yol açabiliyor. Bunlar dışında temel hatlarıyla bariatrik cerrahinin beslenme sürecini anlatacak olursam, ameliyat öncesi mutlaka karaciğer küçültme diyeti ile başlıyoruz. Karaciğer küçültme listesinde amaç; ameliyatta komplikasyon riskini minimuma indirmek, ameliyat süresini kısaltmak ve ameliyat sonrası da hastayı sürece hazırlamak. Ameliyat geçirildikten sonra bebeği alıştırır gibi ilerlememiz gerekiyor. Bebek doğduğunda direkt katı besin verebilir miyiz? Hayır. Hastalar kendilerini bir bebek gibi düşünmeliler. Ve katıya yavaş yavaş geçiş yapmalılar. Ameliyattan sonra ilk hafta sıvı, sonraki iki hafta püre, beşinci hafta ve sonrası katıya geçiş gerçekleşiyor. Kas kaybı yaşamamaları adına protein desteği önemli, vitamin eksikliği yaşanmaması için tüp midelere uygun multivitamin takviyesi veriyoruz. Aynı şekilde bağırsak sağlıklarını koruyabilmek için probiyotik desteği sağlamaya çok dikkat ediyoruz ve bu hastalar çok fazla kilo verdikleri için deri deformasyonundan kaçabilmek adına kolajen takviyesi veriyoruz. Özetle tüp midelilerin yiyemeyeceği hiçbir şey yok sadece biraz sabredip zamanını beklemeliler.
7.Bariatrik cerrahi sonrası verdiği kiloları geri alan bir danışanla karşılaştınız mı? ‘’Ameliyat oldum ve artık hep zayıfım’’ gibi bir bakış açısı var aslında, bunun için neler söylemek istersiniz?
Tüp mide ameliyatına net ve kesin bir yöntem ve asla geri dönüşü olmayan kilolar gibi bakılıyor. Ameliyat sonrası dengesiz beslenme sonucu tekrar kilo alımı söz konusu olabiliyor. Ancak kurallara uyduğunuz takdirde, ölçülere dikkat ettiğiniz takdirde – ki bu ameliyat sonrası zaten çok kolay çünkü midenizin bir kısmı alınıyor- sağlıklı bir şekilde kilo verip bunu koruyabilirsiniz.
Fakat bir insanda bir davranış bozukluğu varsa durum daha farklı ilerleyebiliyor. Örneğin tıkınırcasına yeme bozukluğunuz varsa tüp mideyle mideniz küçücük de kalsa bir çikolatayı eritir yine o küçücük mideden geçirebilirsiniz. Yani eğer bir yeme bozukluğunuz varsa, siz ameliyat olsanız da ikinci, üçüncü yıldan sonra kilo alımı yine gerçekleşebilir. O yüzden hastaları ameliyat öncesi çok geniş kapsamlı bir check-up’tan geçiriyoruz ve bu check-up’ın içerisinde psikiyatri doktorumuz mevcut. Birçok hekimin beraberinde psikiyatri hekiminden onayı alındığı taktirde ameliyata izin veriliyor
Mide genişleyen bir organ ve dengesiz beslenmeler sonucunda bariatrik cerrahi hastalarında da mide genişleyebiliyor. Bu tür hastalarla uğraşması iki katı zor olabiliyor çünkü bozulmuş bir kan şekerini yeniden en baştan hiç ameliyat olmamış gibi dengeye sokmaya çalışıyorsunuz. Yeniden davranış değişikliği gerçekleştirmeye çalışıyorsunuz. Özetle davranış bozukluğu olan hastalarda tekrardan kilo alımları söz konusu olabiliyor maalesef.
8.Yemek yemek fizyolojik olduğu kadar bazı anlarda psikolojik bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor. Bir arkadaşımızla yemek yemek hepimiz için keyifli bir aktivite ancak bariatrik cerrahinin ilk aşamasında bu biraz kısıtlanıyor. Danışanlarınızda bu durumla ilgili önerileriniz ve telkinleriniz neler oluyor? Sizce bariatrik cerrahi psikolojik tahribatlara yol açıyor mu?
Biz zayıf da olsak kilolu da olsak yemek yemeyi seven ve yemekten zevk alan bir toplumuz. Bazıları bunu hayatının merkezine koyuyor bazılarımız ise sadece hayatının devam ettirebilmek için ihtiyacı kadar dengeli besin alıyor.
Obezite teşhisi konmuş bireylerde genellikle yemekten zevk alma söz konusudur. Fakat ameliyat sonrası hastalar bu süreçte istedikleri kıyafetlere girdiklerini gördüklerinde, daha rahat nefes aldıklarını hissettiklerinde, yürürken zorlanmadıklarını farkettiklerinde psikolojik olarak rahatlıyorlar. Bir tarafta aynada yeni bir bedeni görme zevki, diğer tarafta ise yemekten zevk alma hissi…
Emin olun aynada gördükleri yeni bedenleri bütün her şeyi siliyor. Bu motivasyonla ‘’Benim bir hedefim var, ben bir tüp mideliyim bu yüzden dengeli yemem gerekiyor.’’ diyor ve oldukça dikkat ediyorlar.
9.Son olarak henüz bariatrik cerrahi geçirmemiş ancak bu süreci düşünen bireylere bir diyetisyen olarak ne söylemek ve ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?
Öncelikle obeziteyi bir hastalık olarak görüyoruz ve obezite ile savaşıyoruz! Bu konuda hemfikirsek, ben bariatrik cerrahi düşünen hastalara kesinlikle çok iyi araştırmalarını öneririm. Dönüp kendilerine ‘’Ben daha önce bir uzmanla bu süreci denedim mi? İrademi kontrol etmeye çalışıp spor yaptım mı? Sıkı bir diyet tedavisini beslenme ve diyet uzmanı eşliğinde denedim mi?’’ sorularını sormaları gerekiyor. Eğer bu soruların cevabı ‘’Evet ama başarılı olamadım.’’ ise ameliyatı düşünebilir ve devamında iyi bir ekip arayışına girebilirler. Ek olarak ameliyat süresince geniş kapsamlı bir check-up’tan geçmelerini ve ameliyat sonrası doktora ve diyetisyene kolay ulaşabilir olmalarını öneririm. Çünkü zaten ameliyat sonrası diyetisyen desteği ve düzenli takibin ne kadar önemli olduğundan tüm konuşmamız boyunca bahsettik.
Röportajımızı sonlandırırken güzel bir haber daha verelim istedik. Her hafta farklı konularda gerçekleştirdiğimiz Diyetkolik webinarlarının kaydı artık Youtube kanalımızda! Bariatrik cerrahiyle ilgili daha fazla bilgi için Uzm.Dyt.Hatice Sultan Kirişci sunumuyla gerçekleştirdiğimiz Bariatrik Cerrahi Sonrası Beslenme webinarını izlemeyi unutmayın.