Depresyondayım, unutuldum, aldatıldım...
Kendinizi iyi hissetmiyorsanız, sürekli yorgunsanız, yataktan çıkmak ve insanlarla görüşmek sizi mutlu etmiyorsa depresyonda olabilirsiniz. Peki depresyon belirtilerini azaltmak için atmanız gereken adımlar nelerdir?
Depresyondayım! Son zamanlarda bu cümleyi sıkça duyuyoruz. Peki, depresyon nedir? Film ve dizilerde karşımıza çıkan depresyon, sevgilisinden ayrılan, işinden kovulan başrollerde sıkça görülür. Yataktan çıkmak istemeyen, yalnızca abur cubur ve kavanozlarca çikolata yiyerek depresyondan çıkıldığı imajı yaratılan bu filmler maalesef gerçeği yansıtmamaktadır. Depresyon, film ve dizilerde görünenin aksine çok ciddi bir psikolojik rahatsız olup bir uzman desteği ile sürecin yürütülmesi gerekmektedir.
Depresyon Nedir?
Depresyon, ruhsal bir rahatsızlıktır. Mutsuz, üzgün, keyifsiz hissettiğimiz durumlarda depresyondayım diyerek hastalığın ciddiyetini göz ardı etsek de klinik depresyon teşhisi konulan kişiler için durum bu kadar kolay değildir. Duygu durumundaki çöküşün yanı sıra, çaresizlik içerisinde hissetme, sosyal çevreden kendini soyutlama, ruh halinin fizyolojik işlevlere etki etmesi (uykusuzluk, kusma, iştahsızlık vb.) ve hatta intihar düşüncesinin sıkça çözüm yolu olarak ortaya çıkması şekilde gözlemlenir.
Depresyonun Nedenleri
Klinik depresyonu tetikleyen pek çok unsur vardır. Madde ve alkol kullanımı, anksiyete bozuklukları, hayatımızdaki önemli figürlerinden biri veya birkaçını erken yaşta kaybetmek, yetersiz beslenme, stres, taciz, bazı ilaçlar, tıbbi hastalıklar ve hormonal değişiklikler bu unsurlardan bazılarıdır. Tüm etkenleri öngörmek ve ortadan kaldırmak mümkün değildir. Fakat depresyondan korunmak için dikkat edilmesi gereken konulara titizlikle yaklaşmalıyız. Sağlıklı bir yaşam için uyku ve beslenme düzenimize dikkat etmeli, vücudumuzda olumsuz etkisi bulunan kafein, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı konusunda bilinçlenmeliyiz.
Depresyondan Çıkmak İçin Öneriler
Klinik depresyon seviyesinde mutlak uzman bir psikolog veya psikiyatristten destek alınmalıdır. Bunun yanı sıra gündelik hayatımızda yapacağımız değişiklikler, tedavi sürecimizi olumlu yönde etkileyecektir.
Uyku
Depresyona teşhisinden en büyük belirtilerinden biri olarak kabul edilen uykusuzluk, aynı zamanda nedenlerinden biridir. Yeterli uykuyu almamız hem psikolojik hem de fizyolojik olarak oldukça önemlidir. Kendi uyku rutinimizi oluşturabiliriz. Bu rutini oluştururken mümkünse uyku saatinizi çok geciktirmemeye özen gösterin
Beslenme Düzeni
Düzensiz ve sağlıksız beslenme ruhsal durumumuzu da doğrudan etkiler. Yapılan çalışmalarda yetersiz beslenmenin zihinsel gelişimi bozduğu ve beyin fonksiyonlarında düşüşe sebep olduğu gözlemlenmiştir. Bu nedenle gün içinde ihtiyaç duyulan besin öğelerini ve vitaminlerimizi almayı ihmal etmemeliyiz.
Kafein ve Alkol Tüketimi
Kafein ve alkol tüketiminin depresyon üzerinde direkt etkisi kanıtlanmasa da uzun vadede uykusuzluk, mide sorunları, kalp rahatsızlıkları, obezite gibi problemlere neden olmaktadır. Bu rahatsızlıklar da psikolojik durumumuzda olumsuz etkiler oluşturabilir. Ayrıca ilaçlı tedavi sürecinde olan kişiler için kafein ve alkol tüketimi farklı sonuçlar doğurabilir.
Hareket Edin
Psikolojik rahatsızlıklarda en çok tavsiye edilen doğal yöntem hareket etmektir. Vücudumuzun kondisyonuna uygun olarak belirleyeceğimiz kısa süreli yürüyüşler, koşu, tenis, kürek veya ağırlık sporları gibi aktiviteleri rutinimizin bir parçası haline getirmek kafanızı boşaltmanın ve fazladan serotinin salgılamanın güzel bir yolu olabilir.