Mutlu insanlar neyi farklı yapar?

Mutlu musun? Veya çevrende en az birisi için ‘’Nasıl bu kadar mutlu olmayı başarıyor?’’ diye düşündüğün oldu mu hiç?  Mutluluk üzerine binlerce kitap, milyonlarca deyiş bulmak mümkün; ama içindeki mutluluğu nasıl tanımladığın veya onu nerede bulacağın konusu tamamen sana kalmış. Mutluluğu keşfederken, mutlu insanları farklı kılan özelliklere göz atmak ister misin?

Daha çok sevip, daha az korkarlar.
Mutlu insanlar için şunu kesin olarak söyleyebiliriz, daha az korku duyup daha çok severler. Onlarda her an şu özelliği de görebilirsin: Hayata karşı meydan okuyup, kendilerine çevrelerindeki dünyayı tanıma fırsatı verirler.

Hayır demeden önce değerlendirirler.
Mutlu insanlar, memnun olmadıkları bir durumu sadece direnerek değiştiremeyeceklerini bilirler. Bunun için önce durumu kabullenir ve olanların bir nedeni olduğunu düşünür, sonra da değerlendirmeye alırlar. Tatsız bir şey olduğunda, kavga etmeye çalışma, çünkü bu durumu daha kötü bir hale getirebilir. Olumsuza odaklanmamaya çalış ve kendine aşağıdaki iki basit soruyu sor:
‘’Bu olaydan ne öğrenebilirim?’’ veya ‘’Bu durumu nasıl daha iyi yapabilirim?’’

Öfkeyle barışık yaşarlar.
Gerçekten mutlu insanlar, öfkeli kalmanın sağlıklı olmadığını bilirler. Daha çok anlamayı, affetmeyi ve unutmayı tercih ederler. Affetmek öncelikle kendilerine verdikleri bir hediyedir. Buddha “Öfke, kızgın bir kömürü başkasına atmak için eline almak gibidir. Kömür, onu eline alan kişiyi yakar.” der.

Güvenir, güven verirler.
Kendilerine güvenirler ve çevrelerindeki insanlara da güvenirler. Karşılarındaki kim olursa olsun, bir CEO veya bir temizlik görevlisi, herkesin kendine has bir özelliği olduğunu ve kendilerince eşsiz olduğunu bilirler. Mutsuz ve depresyona yatkın bir yapıya sahip kişiler ise diğerlerini küçümseme ve mutsuzlukları üzerinden mutluluk umut etme eğiliminde olabilirler. Bu işe yaramadığında ise maalesef yine bir mutsuzluk duygusuyla baş başa kalırlar.

Değerli kılmak veya değer yaratmak isterler.
Mutlu insanlar bir şey yapıyorlarsa, yaptıklarının hayatlarına bir anlam katacağını düşünürler veya kendilerinin, yaptıkları işe değer katacaklarına inanırlar. Böylece hayatın onları mutlu etmesini beklemez, kendi çizgilerini çekerler. Mutlu insanlar şunu sorgularlar: Fark yaratmak ya da yaratmamak.

Minnettar olmanın kendileri için faydasını bilirler.
Mutlu insanların sorunlarla baş edebildiklerini görebilirsin, her durumda yeni yollar keşfederek yeni fırsatlar yaratırlar. Onlar anın ve fırsatların farkına varıp minnettarlıklarını dile getirirler ve böylece birçok fırsat daha yaratırlar.

Hayal etmekten korkmazlar.
Mutlu insanların hayalleri de büyüktür ve onlar kalplerinin sesini dinlerler. Sezgi ve başarıların büyüklüğü çoğumuzu korkuturken, bu mutlu insanlara güç verir.

Sorumluluğu seçerler.
Mutlu insanlar, yaşamlarının tüm sorumluluğunu alır ve bahanelere sığınmaktan kaçınırlar. Sorumluluk taşımak bir nevi hayat gücü demektir ve güçlü hissedenler daha özgür düşünebilirler.

Kendilerine daha çok ve daha iyi bakarlar.
Mutlu olmak için kendini iyi hissetmelisin. Mutlu insanlar kendilerine daha çok zaman ayırır, bakımlarına özen gösterirler. Fiziksel olarak iyi hissedersen, ruhen daha güçlü olursun. Yalnız bakımlı olmak değil, spor da mutluluk hormonu olan endorfini aktif hale getirir.

Önce sosyalleşir, sonra daha çok sosyalleşirler.
En mutlu insanlar arkadaş canlısı olanlar ve kendileri için anlamlı ilişkileri olanlardır. Bu nedenle sosyalleşmeyi severler ve hatta sosyalleşmek için fırsat kollarlar. Birisiyle bağ kurmak, birinin sizi anladığını hissetmek gibi duygular, hayatı daha anlamlı kılar. Hayat anlam kazandıkça da mutluluk artar.