Vücut Tipine Göre Bölgesel Yağlanma Nedir, Nasıl Engellenir?
Aslında bölgesel yağlanma olsa da bölgesel diyet şeklinde uyarılar yerine genel beslenme düzenini değiştirmek esastır.
Bölgesel yağlanma, vücutta bir türlü yakılamayan yağ dokusunun, özellikle belli yerlerde birikerek vücudun şeklinde bozulmalara yol açtığı bir yağlanma sorunudur. Yağ dokusu vücudun her yerine dağılır. Ancak bazı bölgelere diğer bölgelerden daha fazla dağılabilir. Günümüzde bu durum birçok kişide sıkça görülen bir sorun olmaya başladı. Bölgesel yağlanmada yağın en çok birikim gösterdiği yerler; üst vücut, basen bölgesi, karın bölgesi (özellikle alt karın ayrı değerlendirilir.), bacak bölgesi ve sırt bölgesidir. Bölgesel yağlanma sadece fazla kilolu kişilerde görülen bir durum değildir. Burada önemli olan vücutta bulunan yağ dokusunun nasıl ve nerelere dağıldığıdır. Bu dağılım hem sağlığı etkiler hem de vücudun estetik olarak dışarıdan görünüşünü etkiler. Araştırmalar gösteriyor ki vücudun bir bölgesindeki yağlanma oranı yüzdesi 25’in üzerine çıkarsa artık o bölgede bir bölgesel yağlanma sorunu başlıyor demektir. Özellikle vücuda alınacak yağlar, yağ oranının fazla olduğu bu bölgelere gitme eğilimi gösterirler. Bu nedenle bölgesel yağlanma, dikkate alınıp önlem alınması gerekilen bir konudur.
Vücut tipi ile bölgesel yağlanma arasında bir ilişki mevcuttur. Vücut tipleri; elma tipi, armut tipi, kum saati tipi ve cetvel tipi olarak sayılabilir. Türkiye’de en sık görülen vücut tipi elma ve armut vücut tipleridir. Vücut tiplerine göre yağların biriktiği yerler değişiklik gösterebilir. Bu farklı vücut tipleri bel kalça oranı kullanılarak belirlenebilir ve böylece vücuttaki yağın nasıl dağıldığı hakkında fikir sahibi olunabilir. Hangi vücut tipinde hangi bölgelerde yağlanma fazla diye sorulacak olursa elma tipte karın bölgesinde yağlanma fazladır; armut tipte bacak bölgesinde yağlanma fazladır; kum saati tipinde göğüs ve bacak aynı oranda olabilip karın daha ince kalabilir; cetvel tipte ise omuz, bel, bacak bölgesindeki yağlanma oranları düz gelecek şekilde genişlemiş olabiliyor. Bu nedenle her vücut tipinin yağlanmasındaki sebepler farklıdır ve dolayısıyla zayıflama şekillerinde de bazı farklılıklar görülebiliyor. Vücut tipini öğrenip ona göre bir beslenme düzeni ve bir egzersiz programı oluşturmak ve yine bunları sabrederek rutin şeklinde uygulamak bu yağlanmadan kurtulmanın en etkin yoludur.
Elma tipi yağlanma nedir?
Elma vücut tipinde yağın en çok toplandığı bölge karın bölgesidir. Omuzlar geniş, göğüsler büyük, kalın bel ve karın, ince bacaklarla karakterize bir vücut tipidir. Özellikle kalça ve bacak bölgelerinin karına göre daha ince kalması dikkat çeker. Yani aslında yağın toplandığı yer vücudun üst orta kısım da denilebilir. Böyle bir yağ dağılımı ise aslında oldukça tehlikelidir. Çünkü gövde ve karında bulunan organların hayati değerleri düşünüldüğünde burada artış gösterecek yağ dokusu bu organlara zarar verebilir, birçok sağlık sorunun da sebebi olabilir. Özellikle metabolik sendrom denilen bir soruna sebebiyet verebilir. Metabolik sendrom ise; kalp damar rahatsızlığına, diyabete hatta felce bile neden olabilen ciddi bir durumdur. Bel çevresi ölçümlerinde kadınların 88 cm, erkeklerin ise 92 cm üzerine çıkması bu riski artırır. Bu bel çevre ölçümlerinin, vücut kitle indeksi normal aralıklarda olsa bile verilen değerlerden daha fazla olmaması gerekir.
Bu vücut tipinde olanların basit karbonhidrat içeren besinler, hamur işi, alkol, fazla kafein, pirinç ve yüksek nişasta içeren besinler gibi ürünlerden uzak durulması önerilir. Önerilen besinler; protein içerikli besinler, kabuklu yemişler, yeşil yapraklı sebzeler gibi ürünler olabilir. Kötü beslenme olursa ise günün sonlarına doğru görülen enerji düşüklüğü sıkça görülür. Karın çevresindeki yağ artışı ile görülebilecek insülin direnci konusunda da ekstra dikkat etmelidirler. Bu vücut tipinde kilo vermek için her zaman kolay değildir. Yağın dağılımı düşünüldüğünde dikkat edilmesi gereken nokta kan şekerinin normal düzeylerde tutulmasıdır.
Armut tipi yağlanma nedir?
Armut tipi vücut tipinde yağın toplandığı yer en çok basen ve bacak bölgelerindedir. ‘A tipi vücut tipi’ olarak da adlandırılabilir. Dar omuz, küçük göğüsler, ince bel, kalın kalça ve bacaklar ile karakterize bir vücut tipidir. Özellikle bel çevresinin kalça ve bacaklara göre daha ince kaldığı görülür. Yani elma tipinin tersine, alt kısımlarda yağ birikimi daha fazladır. Kalçanın yanı sıra kol ve sırt bölgesinde de az miktarda yağlanma görülebilir. Armut vücut tipi daha çok kadınlarda görülür. Genellikle östrojen hormon seviyesi yüksek olan kişilerde daha sık görülür. Armut vücut tipinin en sık nedenleri genetik ve yaşam tarzı olarak gösteriliyor. Bu tipteki insanlar kilo verirken sıkıntı yaşayabiliyorlar. Çünkü belden kilo verirken kalça bölgesindeki kilo kaybı inanılmaz zor gerçekleşir.
Bu vücut tipinde olanların yağlı süt ve süt ürünleri, kafein, alkol, işlenmiş et gibi ürünlerden uzak durulması önerilir. Önerilen besinler; sebze ve meyve, kinoa, az yağlı süt, protein içerikli besinler gibi ürünler olabilir. Kötü beslenme olursa özellikle geceleri yoğun bir açlık duygusu yaşanabilir. Östrojenin yüksek olması bu tipin oluşması açısından önemli sebeplerden demiştik. Östrojen hormonunun yanı sıra progesteron hormon seviyesinin düşüklüğü de yine hormon dengesizliğine sebep olabilir. Bu yüzden östrojen ve progesteron hormon seviyeleri, bu vücut tipinde kilo vermek isteyenlerin mutlaka dikkat etmesi gereken belki de en önemli nokta olabilir.
Bölgesel kilonun nedenleri nelerdir?
Vücut, aldığı yağları değişik nedenler ile bazı bölgelerde daha fazla biriktirebilir. Bu bölgesel yağlanmanın sebepleri aşağıda listelenmiştir:
-
Genetik yatkınlık: Özellikle basen, kalça ve göbek gibi bölgelerde öne çıkan bölgesel yağlanmanın en büyük sebebi genetik yatkınlıktır.
-
Hormonlardaki düzensizlikler: Karın ve bel çevresinde hormonal sebeplere bağlı bölgesel yağlanma görülmesi sık sebeplerinden biri hormonlardaki düzensizliklerdir.
-
Metabolizmanın yavaşlaması: Yine özellikle karın ve bel çevresinde görülen yağlanmanın sık sebeplerinden biri de metabolik etkenlerdir.
-
Karbonhidrat miktarı yüksek besinlerin fazla miktarda tüketilmesi: Karbonhidrat miktarı yüksek olan besinlerin fazla tüketimi ile ortaya çıkan fazla enerji vücutta yağ olarak yerini alabiliyor.
-
Fast food tüketiminin sıklığının artması: Kilo aldıran besinler bölgesel yağlanmayı artırır.
-
Psikolojik etkenler
-
Hareketsiz yaşam
-
Vitamin dengesizlikleri
-
Yaş
-
Cinsiyet
-
Kötü uyku düzeni: Tüketilen besinler kadar uyku düzeni de bu yağların oluşmasında ve dağılışında etkilidir.
-
Bir bölgedeki yağ oranı yüzdesinin 25’i geçmesi bölgesel yağlanmayı tetikler.
Bölgesel Yağlanmayı engellemek için neler yapılmalıdır?
Bölgesel yağlanmanın engellemek ve kontrol altına almak için yapılacak birçok seçenek mevcuttur. İlk aşama vücudu tanımaktır. Hangi gıdaları tüketince hangi bölgelerde yağ depolandığını iyi inceleyip anlamak lazım. Yani aslında her insan vücut tipini bilmelidir. Bölgesel yağlanma için yapılacak şeyler çok benzer olsa da yapılacak önerilerin önem sırası vücut tipine göre farklılık gösterebilir. Bölgesel yağlanmanın bilinen en etkili yöntemi: vücut tipine uygun bir diyet listesi ve mutlaka özellikle yağ depolanan bölgeler başta olmak üzere tüm vücudu çalıştırmayı amaçlayan bir egzersiz programı. Bu ikisi birlikte uygulandığında bölgesel yağlanmayı engellemek çok daha kolay olacaktır.
Bunların yanı sıra yüksek şeker içeren kek, pasta, kola gibi gıdaların tüketiminin mutlaka azaltılması gerekir. Bunların yerine tüketilecek sebze ve meyvelerin dengeli ve doğru tüketimi daha sağlıklı olacaktır. Yemek pişirirken tercih edilen pişirme yöntemi de son derece önemlidir. Izgara, buğulama, haşlama teknikleri önerilen pişirme yöntemleridir. Aç olmadıkça yemek yememek, keyif için yemek yememek lazım.
Alkol kullanımı vücutta su kaybına neden olması, ödem yapması ve kalorili olması nedeni ile azaltılmalıdır. Günlük kalori hesabı yapılarak öğünler ayarlanmalıdır. Şok diyetlerin yapılması tavsiye edilmez. Düzensiz uyku hem kişide kontrol yemeğe sebep olacağından hem de stres hormonunu salgısını artıracağından bölgesel yağlanmaya neden olacaktır, bu nedenle uyku düzenini oluşturmak önemlidir. Lifli ürünlere yönelmek ve bol su içmek son derece önemli. Tüm hepsinin yanı sıra ameliyat ile de bölgesel yağlanmaktan kurtulabilirsiniz. Bunun için liposuction gibi yöntemler bulunur.
Kısacası bölgesel yağlanmayı engellemek için yapılacakların ortak bir amacı var: yaşam tarzı değişikliği. Yani tüm bunlar kısa sürede yapılıp daha sonra bırakılacak öneriler değiller. Bölgesel yağlanma engellenebilir ama kötü bir yaşam tarzı ile sürekli oluşabilecek bir sorundur.
Bölgesel yağlanmanın önüne geçmek için egzersiz ne derece önemlidir?
Bölgesel yağlanmanın önüne geçmek için uygulanabilecek en etkili yöntemlerden biri egzersizdir. Bölgesel yağlanma yaşanılan bölgeleri tespit edip o bölgelere odaklı egzersizler içeren bir program hazırlamak, düzenli şekilde aksatmadan yapmak son derece önemlidir. O bölgedeki kasları çalıştırmak yağları yakmaya yardımcı olabilir. Kaslı olan bölgelerde yağın tutunabilmesi daha az düzeyde olur.
Kas kuvvetinin artması yağ yakma kapasitesini artırır ve egzersiz ile oluşan enerji harcaması ile kalori kaybı da sağlanır. Kasların çalışması için harcanacak enerjiyi karşılamak adına vücut, kendi enerji kaynaklarından yağ depolarını kullanacaktır. Ancak vücut egzersiz yapılan bölgedeki yağı kullanır diye bir şey yoktur, vücudun herhangi bir yerindeki yağı da kullanabilir. Ancak yapılan çalışmalar gösteriyor ki aktif çalışılan kaslara yakın bölgedeki yağların kullanılması daha sık görülür. Bununla birlikte başka bir çalışma, alt vücut egzersizi sırasında alt bölgedeki yağlar, üst vücut egzersizi sırasında üst bölgedeki yağlar daha fazla kullanılıyor gibi bir sonuç bulmuştur.
Yine de vücudun bir bölgesine odaklanarak egzersiz yapmakla birlikte genel vücut çalıştırmayı içeren egzersizler de mutlaka yapılmalı. Bölgesel yağlanma ve genel vücut çalıştırmak adına yapılacak egzersizlere örnekler: aerobik, kuvvetlendirme ve kombine egzersizler şeklinde olabilir. Aerobik egzersizler; daha çok vücutta büyük kas gruplarının hareketlerini içeren hareketlerden oluşur. Mesela yürüyüş, yüzme, bisiklet gibi egzersizler buna örnektir. En az 30 dakika yapılması önerilir. Kuvvetlendirme – direnç egzersizleri ise belirli kasların kütle artışını sağlamak için yapılan hareketlerden oluşur. Bu belirli kaslar özellikle bölgesel yağlanma sorunu yaşanan bölgedeki ya da o bölgenin çevresindeki kaslar olabilir. Kombine egzersizler ise; diğer iki egzersizin birleştirilerek yapıldığı bir programdır ve bölgesel zayıflama için oldukça etkilidir. Kuvvetlendirme ile aerobik egzersizlerin kombinasyonu çok daha faydalı ve kalıcı sonuçlara ulaşmayı sağlar.
Bölgesel yağlanmanın önüne geçmek için beslenmenin önemi nedir?
Bölgesel yağlanmanın önüne geçmek için uygulanabilecek en etkili yöntemlerden biri beslenmenin düzenlenmesidir. En başta yapılan yanlışlar ortadan kaldırılmalıdır. Yerine doğruları hayata adapte edilmelidir. Sağlıksız yiyecekler veya aşırı yemek gibi yanlışlar olduğu sürece bölgesel yağlarda bir azalma beklemek çok zordur. Bu nedenle sağlıksız yiyecekler yerine protein kaynağı olan besinleri veya lif içerikli besinleri tüketmek, çok yemek yerine porsiyonları düzenlemek büyük önem taşır.
Protein kaynağı ürünler tüketmek; daha uzun süre tok kalmayı sağlar, karın bölgesindeki yağlanmayı azaltabilir, kas kütlesinin artmasını sağlayarak bölgesel yağlanmanın önüne geçmeye çalışır.
Lif içeren gıdaları tüketmek; özellikle sebze ve bazı meyveler, baklagiller gibi besinler yoğun lif içerir ve uzun süreli tokluk hissi, sindirim sistemini destekleyerek bölgesel yağlanma ile mücadele eder.
Porsiyonları düzenlemek; günlük öğünleri düzenlemek, öğünlerde neler tüketileceğini ayarlamak, ara öğünleri unutmamak bölgesel yağlanma için oldukça önemlidir.
Bu öneriler direkt sadece yağın depolandığı bölgeye etki etmez, vücudun total yağ oranını düşürerek bölgeye etki eder ve egzersiz ile birlikte yapıldığı zaman ise bölgesel yağlanma sorununa en iyi çözüm olacaktır.
Bu önerilerin yanı sıra kişinin vücut tipini bilip buna göre beslenmesi bölgesel yağlardan kurtulmak için etkili bir yöntemdir. Her vücut tipi yapması gereken beslenme yöntemi vardır. Örneğin elma tipi vücuda sahip olanlar kalorisi yüksek besinlerden uzak durmalılar. Mutlaka ara öğün yapmalı, Az az, sık sık beslenmeliler. Bu sayede kan şekerini dengede tutup, metabolizmayı hızlandırabilirler. Armut tipi vücuda sahip olanlar günlük alınan yağ oranını azaltmaları, su tüketimine dikkat etmeleri, düzenli fiziksel aktivite yapmaları gerekir. Özellikle basen bölgesindeki yağlanmaları için semizotu, ananas çok önerilir.
Bölgesel yağlanmada liposuction yöntemi uygulamak önerilmekte midir?
Bölgesel yağlanmada liposuction yöntemi uygulamak öneriliyor. Ancak her bölgesel yağlanma sorunu yaşayanlara ilk öneri mutlaka diyet ve egzersizdir. Uzmanlar önce egzersiz ve diyetin uygulanmasını, bunları yapmasına rağmen ısrarla belirli bölgelerinde yağ kaybı yaşamayan kişilerin ancak o zaman liposuction tercih etmesini öneriyor. Liposuction yönteminin asıl amacı bölgesel yağların alınması şeklindedir. Diyet ve spora alternatif değildir, yani bunları yapmak istemeyenler için uygulanan bir ameliyat değildir.
Liposuction ile ilgili bilinmesi gereken en önemli noktalardan biri; işlem sonrası sağlıklı yaşam tarzı sürdürülemezse, yani kişi diyet ve spor yapmazsa geriye kalan yağ hücrelerinin eskisi gibi büyüme riski vardır. O yüzden mutlaka ameliyat sonrası hafif tempolu koşular ve dengeli beslenilmelidir.
Bölgesel Yağlanma sağlığı nasıl etkiler?
Bölgesel yağlanma sağlık açısından olumsuz etkiler doğurabilir. Yağlanma arttıkça kanser riski artar, vücuttaki insülin yükselmeye başlar, dolayısı ile yemek yeme isteği artar ve diyabet riskini artırır. Kişide metabolik sendrom oluşturarak birçok hastalığın oluşma riskini artırır. Bu yüzden aslında bölgesel yağlanma denilince en tehlikeli bölge olarak akla karın ve bel çevresi gelmeli. Bu bölgedeki yağların artması ile oluşacak hastalıklar hem daha fazladır hem daha tehlikelidir. Bölgesel yağlanma ile ilgili en sık sorunlar fiziksel görünüş ve vücudun sistemlerindeki sıkıntılar olarak görülse de ruhsal sıkıntılara da sebebiyet verebilir.
Bölgesel Yağlanma kronik rahatsızlıkların ortaya çıkmasını tetikler mi?
Evet, bölgesel yağlanma kronik rahatsızlıkların ortaya çıkmasını tetikler. Özellikle karın ve bel çevresinde oluşacak yağ depolanması bu sorunun asıl cevabıdır. Yağlanmanın kalça ve bacakta birikmesi karın ve çevresinde birikmesinden daha iyidir. Karın ve çevresinde biriken yağlar hayati organlarla komşu olduklarından organ yağlanmasını riskini artırır, kalp hastalıkları, felç ve diyabet gibi sağlık problemleri ile de bağlantılıdır. Yapılan çalışmalar, bel çevresi yağlanmasının artmasının özellikle kalp sağlığı için çok tehlikeli olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda kemik erimesi, bunama, Alzheimer, metabolik sendrom, yüksek tansiyon gibi sağlık problemleri ile bağlantı olduğu görülmektedir. Kısacası elma tipi vücuda sahip, bel çevresi yağlanması fazla olan kişilerde kronik hastalıkların görülme sıklığı oldukça yüksektir.
Bölgesel yağlanmada genetik faktörünün rolü var mıdır?
Evet, bölgesel yağlanmada genetik faktörün rolü vardır. Yağ hücrelerinin vücutta dağılımını sağlayan belki de en önemli faktör genetik eğilimdir. Özellikle basen, kalça ve göbek gibi bölgelerde biriken yağın sebebi daha çok genetik yatkınlıktan kaynaklıdır. Genetik faktör kişinin iştahını, açlık hissinin büyüklüğünü ya da hangi besinleri tercih ettiğini etkileyebilir. Genler ayrıca ne kadar kalori yakılacağını da belirleyebilir. Ama bu durum yaşam tarzı ile; sağlıklı beslenme ve egzersiz ile aşılabilir.
Bölgesel yağlanmada yaş faktörünün bir etkisi var mıdır?
Bölgesel yağlanmada yaş faktörünün de bir etkisi vardır. Özellikle yaş ilerledikçe metabolizmanın yavaşladığı ve kilo vermenin daha zor olduğu düşünülürse bölgesel yağlanmada artış olması daha çok beklenir. Ve yağın vücuttaki dağılımı da dengesizleşmeye başlar. Artık diyet ve sporla kilo vermek de gitgide zorlaşır. Yaş ilerledikçe kas yapısı da değişmeye başlar, kütlesi azalmaya başlar ve bu da kilo alımına yol açabilir. Kas azaldıkça yağ yakma kapasitesi de azalır ve yağlanma artabilir. Yaşla birlikte vücudun hangi bölgesinde yağ birikiminin olacağı bile değişebiliyor. Kadınlarda en çok yağ biriken bölgeler; 40 yaş önce kalça ve basenken, 40 yaş sonrası östrojen hormonu azaldığı için yağlanma daha çok karın ve bel çevresinde gözlemlenir. Erkeklerde ise özellikle karın ve bel çevresi yağ artışına yol açan, yaş ilerledikçe testosteron seviyelerinin değişmesidir.
Bölgesel yağlanmada cinsiyet faktörünün bir etkisi var mıdır?
Evet, bölgesel yağlanmada cinsiyet faktörünün bir etkisi vardır. Erkek ve kadınlarda sıklıkla bölgesel yağların depolandığı yerler bile değişiklik gösterebiliyor. Vücut tipi olarak düşünürsek erkekler daha çok elma tipi, kadınlar daha çok armut tipi vücuda sahip oldukları görülmüştür. Erkeklerde karın ve bel çevresinin yağlanması, kadınlara göre daha fazladır. Kadınların menopoz öncesi ve sonrası yağlanma bölgeleri farklılık gösterebiliyor. Bu, cinsiyet hormonlarının farklılıkları ve seviyelerinin değişimi ile alakalı bir durumdur.
A) Elma tipi vücut
Eğer kiloların karın bölgende birikmişse ve bedeninin alt kısmı daha darsa elma tipi vücuda sahipsin demektir. Bu tip vücuda sahip olanlarda genellikle egzersiz yapmamanın bir sonucu olarak yağlanma görülür. Bu yağlanmalar da iç organların çevresinde oluşabileceği için sağlık açısından risk oluşturabilir.
Ne tür egzersizler yapmalısın: Eğer elma tipi vücuda sahipsen, kardiyovasküler egzersizler uygulamalısın. Ayrıca yağ yakmak için kas yapman gerektiğini de unutma, bunun için ince olan bölgelerindeki kaslarını güçlendirmeyi deneyebilirsin.
Nasıl beslenmelisin: Yağlanmaya eğilimli olan iç organlarının olumsuz etkilenmemesi için sağlıklı beslenme alışkanlıklarını benimsemelisin. Beyaz un ve şeker içeren boş karbonhidrat kaynaklarını tüketmek yerine, tam buğdaylı makarna , esmer pirinç, bulgur gibi kaynaklardan karbonhidrat ihtiyacını karşılamalısın. Ayrıca yapılan araştırmalar yoğurt tüketiminin karın yağlarını eritmeye yardımcı olduğunu gösterdiğinden, gün içinde az yağlı yoğurt tüketebilirsin. Yüksek kalorili ve gazlı içeceklere de şişkinlik yaratacağı için ve karın bölgesinde daha fazla yağlanmaya neden olacağı için dikkat etmelisin. Eğer alkol tüketiyorsan, fazla alkol tüketiminin de karın bölgesinde yağlanmaya sebep olabileceğini unutma.
B) Armut tipi vücut
Basen bölgen vücudunun üst bölgesinden daha geniş ise, armut tipi vücuda sahipsin demektir. Basen bölgende toplanan yağları eritmek diğer bölgelere göre daha zor olabilir, bunun için doğru egzersiz planını ve senin için ideal beslenme programını uygulamalısın.
Ne tür egzersizler yapmalısın: Bisiklet gibi vücudun alt bölgesindeki kasları kalınlaştıracak çalışmalardan kaçınmalı ve onun yerine orta tempoda koşu , yoga ve pilates gibi egzersizler uygulamalısın. Armut vücut tipinde ideal kilo ve görünüme ulaşmak zaman alabileceği için pes etmeden spor yapmaya devam etmelisin.
Nasıl beslenmelisin: Egzersiz ile başladığın yola sağlıklı beslenerek devam etmelisin. Balık, kırmızı et ve yumurta gibi doğal protein kaynaklarını tüketebilirsin. Vücuduna alınan yağlar doğrudan bedenin alt kısmına yerleşeceği için, yağ alımını kısıtlamalısın. Örneğin yemek hazırlarken daha az yağ kullanmaya özen gösterebilir, dışarda yiyorsan mümkün oldukça az yağlı seçenekleri tercih edebilir ve az yağlı peynir, az yağlı yoğurt ve az yağlı süt gibi besinleri tüketebilirsin. Ayrıca selülit oluşumunu destekleyeceğinden, kafein içeren her şeyden uzak durman gerektiğini de unutma. Bunun yerine metabolizmanı hızlandırmak için bitki çayları içebilirsin.
C) Dikdörtgen vücut tipi
Dikdörtgen vücut tipi kıvrımsızdır ve omuz, bel ile kalça bölgeleri aynı genişliğe sahiptir. Eğer bu tanımlamaya uyuyorsan, senin de vücudun dikdörtgen tipinde demektir.
Ne tür egzersizler yapmalısın: Belin kalınlaşması kalp sağlığı açısından risk oluşturur. Bu nedenle kardiyovasküler egzersizlere ağırlık verebilirsin. Vücudunu daha orantılı hale getirecek teknikleri bir spor hocasından yardım alarak program halinde uygulaman gerekebilir.
Nasıl beslenmelisin: Bel bölgenin kalınlaşmasına engel olmak için, karbonhidrat tüketimini kısıtlamalı ve ayrıca basit karbonhidratlar (beyaz ekmek, pirinç, şekerli yiyecekler, hamur işleri) yerine kompleks karbonhidratları (bulgur pilavı, tam tahıllı ekmekler, kuru baklagiller , sebzeler) tercih etmelisin. Ayrıca eğer kullanıyorsan alkol tükeimini de azaltmalısın. Protein ve az yağlı süt ürünleri senin için iyi birer seçenek olabilir.
D) Kum saati tipi vücut
*Bu vücut tipi sadece kadınlarda görülür.
Omuzların ile kalçaların birbirine yakın genişlikteyse ve ince bir belin varsa, kum saati tipi vücuda sahipsin demektir.
Ne tür egzersizler yapmalısın: Yüzme gibi omuz bölgesini genişleten sporlardan kaçınmalısın. Basenlerin daha geniş olduğundan bu bölgeyi çalıştıracak, orta tempodaki egzersizleri yapmayı deneyebilirsin. Örneğin yürüyüş ve pilates bu açıdan uygun egzersizlerdir.
Nasıl beslenmelisin: Proteinden zengin gıdalara ağırlık vermelisin. Örneğin tavuk, balık, yumurta, soya gibi doğal protein kaynaklarını kullanabilirsin. Yağ ve şekerden zengin gıdalarla beslendiğinde ise alacağın kilolar doğrudan kalça bölgene yerleşeceğinden, bunları içeren besinleri daha az tüketmelisin.